Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu-Stefan Zweig


Merhaba :)

Stefan Zweig'ın 55 sayfalık bu kısa öyküsünü bir metro yolculuğunda bitirdim. Satranç ile başladığım Zweig yolculuğunda bu kitabın tıpkı Sabahattin Ali eserlerinde olduğu gibi beni hepsini alıp okumaya sevk ettiğini söyleyebilirim.

Ahmet Cemal'in çevirmenliğini yaptığı kitabın ''Aşkın Psikolojisi'' başlıklı sonsözü de okunmaya değer. Daha birkaç sayfa çevirir çevirmez insan psikolojisinin derinlerine doğru yol aldığımızı hissedebiliyoruz.

Hikâye ne mi?

Bir adama gizliden gizliye aşık bir kadın... Kadının hiçbir zaman farkına varmamış bir adam... Kadının başlarda inanılmaz saplantılı bulduğum tutkusu... Ardından sırf aşkı uğruna ne kadar fedâkâr olduğunu düşünmeye başlamam... Naif ve tek taraflı bir aşk hikayesinin öyküsü bu...

Kadının hikâyesini yalnızca bir mektup vasıtasıyla öğreniyoruz... Ruh halinin mektuba yansımaları, aşkını ifade ediş şekli gerçekten Zweig'ın usta bir yazar olduğunu gösterdi bana. ''Sana, beni asla tanımamış olan sana.'' diye başlıyor kadın mektubuna. Aslında defalarca yolları kesişiyor ancak adam hiçbir şekilde ''ona aşık olan kadın''ı tanıma fırsatına erişemiyor.

Aşk bu dünyanın en anlamlı duygularından biri. Yeryüzünde yaşayan her canlının bu eşsiz duyguyu tatmasını isterim. Aşkın da ötesinde sevgi, bağlılık, sadakat her yiğidin harcı olmasa gerek... Vaktinde çok severek izlediğim Gülbeyaz dizisinde Sevgili Kazım Koyuncu şöyle demişti: ''Aşk varsa şarkı da vardır.'' Katılmamak elde değil. 

Aşk varsa mutluluk da var fakat hüzün de...
Gülmek de var fakat gözyaşı da...
Vuslat da var fakat ayrılık da...

Zaman zaman sınanır aşklar. Daimi huzur olmayacaktır belki lakin daimi sevgi önemlidir. Tarafından sevilmediğin hatta fark edilmediğin bir insana bu denli körü körüne bağlanmak... Bir müddet sonra saplantı gibi geliyor bana. Yine de çok sıcak ve samimi buldum kızın aşkını. Ancak gitmeyi de bilmek gerek bazen...Sevdasını uçurabilseydi özgür kuşlar gibi sadece sıcaklığı kalırdı...

Sevmeniz ve sevilmeniz dileğiyle...

Keyifli Okumalar...









22 yorum:

  1. Bu kitap bende de bekleyenlerde. Kısa bir süre içinde okumayı planlıyorum. Beklentim çok yüksek bakalım :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Zaten hemen bitirirsin. Yorumunu bekliyor olacağım. :)

      Sil
  2. Sürekli erteleyip sonra okuyunca erteledigime pişman olduğum kitaplardan biri ...üzerine uzun uzun konuşulur belki ama kitap hem akıcı hem her satırı dolu dolu geldi bana ,belki de basit romanları okumaya dalınca arada bu kitabı okumak bende o etkiyi yarattı.:)) Bu kitaptan sonra okuduğum diğer romanlar basit gelmeye başladı bir süre ,Kürk Mantolu Madonna gibi bu da okuyunca çok etkilendiğim kitaplardan biri oldu .Bir de Zavallı Necdet var bak çok popüler değil sanırım ya da ben gündemde pek fark etmedim ,onu da okuyunca bunlarla aynı hissiyatı veren bir kitaptı...Sevgiler :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kürk Mantolu Madonna'yı okumuşum hissiyatı bende de oluştu. Hatta bahsedecektim ama unutmuşum. Buraya not düştüğün için çok teşekkür ederim. :) Büyülü kitaplardan biri galiba bu da... Denk gelebildiğimiz için şanslıyız. Bir defa daha okumak istediğim kitaplar listesine aldım bile. :) Zavallı Necdet'i hiç duymamıştım. Bir de ona göz atayım o halde. Sevgiler. :)

      Sil
  3. Benim fikrime göre Zweig'ın en derinlikli kitabı bu. Üstelik bir kadını bu kadar güzel yansıtması da mucizelere inanmamı sağlıyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Satrançla karşılaştırdığımda ben de bunu daha derin buldum. Diğer eserlerini okumadan bilemeyeceğim. Teşekkürler. :)

      Sil
  4. Hadi bakalım, bayram yolculuğunda okuruz artık :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hemen biter ama yedek kitap da bulunduralım. :)

      Sil
    2. Okudum, gerçekten çok güzel

      Sil
    3. Çok sevindim beğenmene. O zaman pek yakında yeni bir Zweig kitabı yorumuyla geliyorum. :)

      Sil
  5. Bu kitap bende de merak uyandırdı şimdi. Zira "Kürk Mantolu Madonna"yı çok beğenerek okumuştum. Benzer bir lezzet bırakacaksa eğer, okunacaklar sepetime girdi bile. Kitabı şiir gibi anlatmışsınız, çok beğendim :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Eminim çok beğeneceksiniz. Yazarın dili inanılmaz güzel. Çok teşekkür ederim. :)

      Sil
  6. Çok güzel bir yorum yazısı olmuş. :) Kitap şimdiye kadar okumadığım için pişman olacağım güzellikte sanırım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Açıkçası ben öyle düşündüm. :) Siz de bir an evvel okursunuz umarım. Teşekkür ederim. :)

      Sil
  7. 55 sayfa olarak kısaymış.Teşekkürler öneri için :))

    YanıtlaSil
  8. bir kadının yirmidört saatini okudum bunu da okuyum yaaa :)

    YanıtlaSil
  9. Okudum canım, hayran oldum. Kendi çapımda bloğumda yorumladım. Satranç'ı da okudum ama bu beni benden aldı. Ağladım yer yer sağanak şeklinde. Şimdi de senin yorumun iyi geldi üstüne. Sevgilerimle :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hakikaten çok hisli bir kitaptı Ece Abla. Blogundaki yorumu merak ettim. Hemen bakacağım. Sevgiler. :)

      Sil
  10. Merhaba Zweig in Acımak' ını okumuştum. Benzeri bir aşk anlatılıyordu.
    Ancak Zweig'ın kesinlikle tavsiye edeceğim kitabı Bir Politikacının Portresi' dir. Mutlaka okumalısınız. Fotoğraftaki kar küresi de çok güzel bir atmosfer oluşturmuş :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tavsiyeniz için teşekkür ederim. Muhakkak okuyacağım. :) Kar küresi çok değerli birinden armağan olduğu için, güzel bir aşk kitabını onunla süslemek istedim. :)

      Sil

Bu Blogda Ara

BUMERANG

Bumerang - Yazarkafe

BLOG SÖZLÜK

blog sözlük
Blogger tarafından desteklenmektedir.