Osmanlı Türkçesi Öğrenelim

Türklerin İslamiyeti kabul etmesinin akabinde yaşam biçimine yansıyan birçok değişiklikten biridir alfabe. İslamla birlikte Arap alfabesiyle tanışan Türkler, Türkçe'yi edebiyat ve devlet dili haline getirmişlerdir. Ancak yeni bir inanışın dile olan yansımaları kaçınılmaz olmuştur.

Osmanlı Türkçesi ayrı bir dil değildir. Bu nedenle ''Osmanlıca'' yerine ''Osmanlı Türkçesi'' şeklinde ifade etmeyi doğru buluyorum. Osmanlı Türkçesi; Arap ve Fars alfabelerinden/dil kurallarından esinlenerek yazılan, ne Arap ne Fars alfabesinde yer almayan harflerin de yer aldığı bir yazı dilidir. 15. yüzyıldan 20. yüzyılın ilk yarısına kadar kullanılmıştır.

Osmanlı Türkçesi öğrenmek her Türk için elzemdir. Bir kaza sonucu hafızasını kaybetmiş bir insan düşünün. Bu insanın geçmişine dair en ufak bir ayrıntıyı bile hatırlamaması onu ne kadar sağlıksız bir ruh haline sokar öyle değil mi? Aynısı toplumlar için de geçerli değil midir sizce? Geçmişini bilmeyen, öğrenmeyen, unutan bir toplum ne kadar sağlıklı bir gelecek inşa edebilir? Türkçemizin yalnızca farklı bir alfabeyle yazılmış şeklini oluşturan ve belli başlı kurallara sahip bir yazı dilinin öğrenilmesi bizi binlerce adım ileriye taşır. Türk medeniyeti köklü bir medeniyettir. Büyük devletler ve imparatorluklar kurmuştur. Osmanlı İmparatorluğu da bunlardan biri ve tarihimize en yakın olanıdır. O devasa arşivlere neden Türk araştırmacıları/öğrencileri değil de yabancı araştırmacılar büyük ilgi duyuyor? Binlerce kilometre aşıp neden bizim belgelerimizi görmek, incelemek istiyorlar dersiniz? Çünkü tarihten alınacak dersler var...

Osmanlı Türkçesi öğrenirken kitabından faydalandığım Sayın Hayati Develi Hocamızın eserinin ön sözünde şu satırlar yer almakta:

'Bugün her gün gelip geçtiği yol üzerindeki çeşme kitabesini, dedelerinin mezar taşını, yahut nasılsa elinde kalmış eski bir mektubu, kütüphaneler dolusu bilimsel ve edebi eseri okuyamayan başkaca bir toplum yoktur.''

Bir Türkçe araştırmacı Geoffrey Lewis'e göre Osmanlı Türkçesi, kelime zenginliği bakımından İngilizce'ye yaklaşmış tek dildir. Böylesi önem atfedilmiş bir dili öğrenmek bizlere ciddi katkılar sağlayacaktır.

Türkiye Türkçesini şu şekilde tasnif edebiliriz:

1) Eski Anadolu Türkçesi (Eski Osmanlıca, Eski Türkiye Türkçesi): 13. yüzyıldan 15. yüzyılın ortalarına kadar.
2) Osmanlı Türkçesi: 15. yüzyılın ortalarından 19. yüzyıla kadar.
3)Türkiye Türkçesi: 1908'den günümüze kadar. 

Beni Osmanlı Türkçesi öğrenmeye sevk eden ilk unsur ikinci üniversite olarak Türk Dili ve Edebiyatı okumaya başlamamdı. Bir diğer sebep ise Yüksek Lisans'tan Saygıdeğer bir Hocamın elinde eski dilde yazılmış eserlerle gelerek, keyifli bir ders işlemesi ve sınıfta Bahreyn'li bir arkadaşımız dışında kimsenin o eserlerin tek bir kelimesini bile okuyamamış olmasaydı. Akademisyen olmayı hedefleyerek çıktığım bu yolda bu dili öğrenmezsem bir şeyler eksik kalacaktı. O nedenle görevime başlamadan evvelki zamanımı buna ayırmak istedim. Vakit buldukça sizlerle çalışmalarımı paylaşacağım. Bir plan oluşturarak her hafta çalışmalarımın bir kısmını blog yazısı olarak yazacağım ki faydalanmak isteyenlerle beraber ilerleyelim. Şimdilik bu tarihi haftasonu olarak belirledim. Önümüzdeki haftasonu ilk dersle blog'da görüşmek dileğiyle...











14 yorum:

  1. Çalışmalarınızı sabırsızlıkla bekliyorum. :)

    YanıtlaSil
  2. Rahmetli babama sitemim şudur ki, Arapça, Farsça, Latince, Osmanlıca ve Fransızcayı da (onu öğretti bir tek) lugat hazırlayacak kadar bilmesine rağmen bizlere her dediğini yaptırabilen bir baba olarak neden hiç öğretmek gereğini duymamış?
    Yayınını takip edeceğim yavrum. Sevgilerimle.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim babam da Almanca, Arapça ve Osmanlı Türkçesi biliyor. Sendeki durum bende de geçerli Ece Abla. Hiçbirini de öğrenmem için bir adım atmamış. Seni çok haklı buluyorum ve bu benim de sitemimdir. Neyse ki artık ebeveynler çocuklarına dil öğretme hususunda daha duyarlı. Çocuklarımızı, torunlarımızı, gelecek nesilleri teşvik ederiz biz de :) Çok teşekkür ederim. Sevgiler.

      Sil
  3. İnşallah muvaffak olursunuz. Osmanlı Türkçesi'ni hepimizin öğrenmesi gerektiği noktasında hemfikiriz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnşallah Arif Bey. Çok teşekkür ederim.

      Sil
  4. Ben de merakla bekliyor olacağım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Güzel dönüşler almak bana şevk veriyor. Keyifle yazacağım. Sevgiler :)

      Sil
  5. Ne kadar güzel dilerim herşey güzel gönlünce olur bekliyoruz güzel çalışmalarını . bu sayede güzel bilgiler öğrenmiş olacağız inşallah canım benim sevgiler 😊

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnşallah sessizkaldım blogumun çok değerli bir ziyaretçisisin. Beğenini kazanmak benim için mühim. :) Sevgiler...

      Sil
  6. Osmanlı Türkçe'sini üniversitede çok zor bir şekilde geçmiş biri olarak ben de büyük bir merak içinde beklemekteyim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Üniversitede bu dersi aldığınız için çok şanslısınız. Tek başıma öğrenmenin kolay olmayacağının farkındayım ama imkansız değildir diye düşünüyorum. Her halükarda bizden daha iyi olduğunuz kesin. :) Bir hatam olursa veya katkı yapmak isterseniz lütfen yorumlarınızı esirgemeyin. Teşekkürler.

      Sil
  7. Transkripsiyona hâkim olursanız. Hiç zorlanmadan bir iki hafta içinde öğrenir, rahatlıkla okursunuz. Yazım bir daha zaman alır.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yazımı biraz daha öteledim ama ona da çalışıyorum elbette. Önceliğim okumak. Teşekkür ederim.

      Sil

Bu Blogda Ara

BUMERANG

Bumerang - Yazarkafe

BLOG SÖZLÜK

blog sözlük
Blogger tarafından desteklenmektedir.